Bakanlık suç üstü olurken GDO'cular da tutuklandı
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, 'pirinç mi GDO'lu bulaşma mı var?' gibi inandırıcılıktan yoksun, manevralar yapadursun mahkeme, Mersin Limanı üzerinden GDO'lu (Genetiği Değiştirilmiş Organizma) pirinç ithal edildiği iddiasıyla başlatılan soruşturma kapsamında, gözaltına alınan 8 kişiden 7'si tutuklandı.
Mersin limanında düzenlenen operasyonla GDO'lu olduğu öne sürülen tonlarca pirince el konulmuştu. Soruşturma sürerken, pirinçleri ithal eden firmaların yöneticilerinin da aralarında bulunduğu 8 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınan bir kişi tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırken 7 kişi tutuklandı.
Gelişme GDO konusunda Türkiye'deki ilk yargısal süreç ve ilk tutuklama
Amerika'dan Mersin Limanı'na getirilen GDO'lu pirinç soruşturması kapsamında gözaltına alınan 3 firmanın yöneticilerinin de aralarında bulunduğu 8 kişi, Mersin Gümrük Muhafaza Müdürlüğü ekiplerince ifadelerinin alınmasının ardından Mersin Adliyesi'ne sevk edildi.
TÜBİTAK'ın Ankara'daki merkez laboratuvarında yapılan incelemede pirinç örneklerinde yüksek oranda GDO tespit edildi. Bu rapor üzerine polis operasyon düzenledi ve üç şirketin yetkilileri; Bayram F., Fuat F., Sezgin F., Abdullah B., Ali S., Nasip M. ve Şerafettin M.'yi gözaltına aldı. Şüphelilere, “Biyolojik terör” ve “kaçakçılık” suçlamalarının yöneltildiği öğrenildi.
Prinçlerine el konulan Tiryaki Agro, Tat Bakliyat ve Göze Tarım, yaptıkları ilk açıklamalarda ürünlerinde GDO olmadığını, aynı gemide ithal edilen mısır ve soya gibi diğer ürünlerden pirinçlere GDO bulaşmış olabileceğini iddia etmişlerdi. İtirazlar üzerine pirinç numuneleri TÜBİTAK ve bazı üniversitelere analiz amacıyla gönderildi. Savcılığa ulaşan inceleme sonuçlarına göre, pirinçlerde yüksek oranda GDO bulunduğu belirtildi.
GDO'lu oldukları kesinleşen ürünlerle ilgili Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın' pirinçler mi GDO'lu bulaşma mı var' şeklindeki oyalamaları sürerken yargıdan gelen hamle konunun ciddiyetini birkez daha gözler önüne serdi.
GÖZLER TARIM BAKANLIĞI'NDA
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı pirinçleri analiz ettik GDO'suz diye rapor verdi ve pirinçleri 2 kez girişine izin verdi. Üçüncü ithalatta da aynını yapan Bakanlık, TÜBİTAK ve üniversite laboratuarlarının GDO'lu raporları karşısında suç üstü oldu. Suçunu kapatmaya çalışan Bakanlığın üç beş küçük mandırayı teşhir ederek gündem sapmaya çalıştığı gözlerden kaçmadı.
GIDA HAREKETİ'NE İHBAR MEKTUBU GELMİŞTİ
15 Şubat'ta Gıda Hareketi'ne ulaşan ve ismi bizde mahfuz mektup da Tarım Bakanlığı çalışanı şunları söylüyordu:
İyi Akşamlar. Öncelikle bu notu size göndermemdeki gaye, sizlerin GDO, sağlık, gıda terörü konularında duyarlı olmanızdır. Sizleri bilgilendirmenin halkı bilgilendirmek olduğunu düşündüğüm için iletiyorum.
Ben yıllarca Mersin Tarım Müdürlüğünde dürüstlüğümle ekmeğimi kazanmaya çalışan bir memurum. Son zamanlarda Tarım'da dönen usulsüzlüklerden dolayı oldukça rahatsızım ve bu rahatsızlığımı dile getirmeye karar verdim. Zaten haberlere ve internet sitelerine bakarsınız Mersin'de yakalanan GDO'lu çeltikin haberini görebilirsiniz. Mersin'de bulunan ve Türkiye'nin en büyük bakliyatçılarından birisi olan Memişoğlu Tarım olarak bilinen Tat bakliyatın Amerika'dan getirmiş olduğu çeltikte yüksek oranda GDO çıktığı yazılıyor.
Firma sahipleri olan Nasip ve Şerafettin Memiş'in sık sık Tarım il müdürlüğüne geldiklerini ve Tarım'da oldukça heyecanlı olduklarını gözlemlemekteyim. Bu konu ile ilgili Biyogüvenlik kanununun on beşinci maddesinden dolayı GDO'lu çeltik hakkında Savcılıkta soruşturma açıldığını duydum.
Çeltiğin numunesinin daha önceden Tarım laboratuvarından temiz gelmesi ile Tarım İl Müdürlüğü zan altında, çünkü TÜBİTAK çeltikin GDO'lu olduğunu raporladı. Tarım müdürlüğünün Memişoğlu ile aynı çizgide hareket etmeye başladığını görüyorum.
Fabrikanın yurt dışından getirmiş olduğu 1600 tona Gümrük Kaçakçılık ve İstihbarat Şube Müdürlüğü tarafından el konulması beni gerçekten çok mutlu etmiştir. Ancak bildiğim kadarıyla firma bundan önce 3 parti daha mal getirdi ve toplamda 7500 ton civarında malı piyasaya sürmüş bulunuyorlar, GDO'nun insan sağlığına bu kadar zararlı olduğunu bile bile niye kimse müdahale etmiyor anlamıyorum. Ülkemizde sağlık alanında yapılan iyileştirmeler ile vatandaşın sağlığına bu derece önem veren sizlere ben burdan seslenmek istiyorum.
GDO'nun ürünlerde bulunan ilaçlardaki zararlı maddelerin hamile kadınların kanında ve karnındaki çocuklarında görüldüğü, insanoğlunun sindirim sistemine zarar verdiği, insanların hormonal dengesini bozma riski taşıdığı ve kısırlık gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açan bu ürün neden hala piyasada satılıyor ve sofralarımıza geliyor anlamış değilim. PİYASAYA DAĞITILAN DİĞER 7500 TON GDO'LU MAL HALEN NEDEN TOPLANMIYOR. Ben ilgili yerlere ilettim ancak cevap alamadım. Son çare olarak kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi ve uyarılması için sizlere başvurdum.
Takdirlerinize
Ayrıntılı bilgi isterseniz bana bu mail yolu ile ulaşabilirsiniz.
Saygılar.
15.2.2013
Biyoterör'ün kaynağı ülkeler...
GDO'lu ürün işleyen 25 milyondan fazla çiftçinin yarısı bu iki ülkeden!
Dünya çapında en çok kullanılan GDO'lu ürünler Mısır, soya fasulyesi ve şeker pancarının üretimi için 25 milyondan fazla çiftçi çalışıyor.
En yaygın olarak üretilen genetiği değiştirilmiş bitkiler; soya fasulyesi, şeker pancarı, Mısır, domates, patates ve pirinç.
GDO üretiminde en büyük pay ABD'ye ait
ABD'de üretilen pamuğun yüzde 94'ü ve yağ üretiminde kullanılan kanola bitkisinin ise yüzde 90'ı genetik değişime uğratılmış.
En çok kullanılan genetik değişime uğratılmış et ürünü ise, somon balığı.
ISAAA'ya göre 29 ülkede 25 milyondan fazla çiftçi, genetiği değiştirilmiş tohumlar kullanarak tarım yapıyor. Bu çiftçilerin 6,5 milyonu Çin'de, 6,3 milyonu ise Hindistan'da yaşıyor. (AA)
KONUYLA İLGİLİ GELİŞME VE VİDEOLAR İÇİN TIKLAYIN
Bu haber GDO'lu: Mersin'deki operasyon
CHP Milletvekili Günaydın: Böcekli ve GDO'lu ürünler sofradalar
Polisten kaçak GDO operasyonu 14 kişi göz altında
Biyogüvenlik Kurulu size ömürler
Yorum Yap