Anasayfa / Dr Ali Akben / Bitkiler gerçekten güvenli mi?
Dr Ali Akben

Dr Ali Akben

Eklenme Tarihi: 17 Ağustos 2011 00:00

Bitkiler gerçekten güvenli mi?

Her hastalıkta kullanılabilir mi gibi soruları çoğaltarak düşüncelerinizi karıştırmak istemem... Şifalı bitkilerde çeşitli vitaminler, mineraller, oligo-elementler, organik asitler, eter yağları, karbonhidratlar, proteinler, fermentler, hormonlar bulunur. Tüm dünyada yüzyıllardır tedavi maksadı ile uygulanan geleneksel fitoterapi yani "şifalı bitkilerden belirli şikayetlerin giderilmesi ve tedavisi için reçeteler hazırlamaktadır.

Tıp fakültelerimizin eğitim programlarında fitoterapinin hala hakkettiği yerde olmaması ise düşündürücü. Bundan ötürü de bitkisel destekli tedavi protokolleri ağırlıklı olarak tıp eğitimi almamış kimseler tarafından yürütülmekte.Kitaplar dergiler broşürler sağlık bilgisinden yoksun kişiler tarafından hastaların istifadesine sunulmakta.Bilir bilmez kişilerin ulu orta her hastalığa yönelik farklı formülleri de bu tür tedavi yaklaşınına kuşkulu bakmamıza zemin hazırlamakta. Şifalı bitkiler kısa sürede hastalıkları tedavi etmekten ziyade, uzun süreli etkilerini beklememiz gereken tedavi destekleridir.. Hastalıkların önlenmesi, sağlıklı ve zinde bir yaşam için şifalı bitkiler en güvenilir tamamlayıcı tıp uygulamalarındandır.. Şifalı bitkileri hasta olmamak için kullanabildiğimiz gibi hastalık hallerinde de emniyetle kullanabiliriz.. Çayları, yemekleri, rejimleri, masaj yağları ile şifalı bitkiler yaşam boyu yanımızdadırlar. Onlar hem ekonomik hem de bünyemize ve hücrelerimize zararlı olmayan dost tedavi edicilerimizdir.

Halk hekimliği denildiğinde fitoterapi akla ilk gelen tedavilerden birisidir.Modern tıp bilimi günümüzde bu tedavileri eskiye göre daha fazla önem vermeye başlamıştır.Tedavide bitkilerin kullanılma olayı insanlık tarihi kadar eskidir.Bitkiler vücudumuzda bozulmuş dengeleri düzelterek sağlıklı olmamızı sağlayan önemli doğal destekcilerimizdir.

Dünyamızdaki tüm enerji kaynaklarının özü olan güneşteki enerjiyi ve aynı zamanda içeriklerindeki çeşitli doğal kimyasalları ile şifa gücünü bünyemize taşıyan bitkiler vasıtası ile hücrelerimizin enerji depoları doldurulmaktadır..Bitkilerin tedavi edici etkileri yavaş kalıcı ve doğaldır…Fitoterapi bitkilerin çiçek,kabuk,yaprak ,tohum,özsuyu yada meyveleri ile yapılan tedaviler bütünüdür.Bitkiler ;sentez yoluyla elde edilen kimyasal ilaçlara göre organizmaya daha çok şifa ,daha az yan etki yapma riski taşımalarından dolayı çok sıklıkla başvurulan ilk seçenek tedaviler olmuşlardır.

Ünlü hekim Hipokrat açlığı yemek bastırır bu yüzden şifa yemeğin ta kendisidir diyerek bir gerçeği yıllar önce vurgulayıp önemsemiştir.Yediklerimizin ilaçlarımız olması gerçeğini şifalı bitkiler ile yerine getirebiliriz.Ruh beden ve zihin sağlığımızda sinerji yaratacak yan etkisi az tek destek doğada bol bulunan şifa kaynağı bitkilerdir..

İnsanoğlu binlerce yıldır yediklerine ve içtiklerine çeşitli baharatları ,otları,yaprakları ilave ederek daha sağlıklı ve zinde olmanın yada zinde ve dinç kalmanın yollarını deneme yanılma yolunu kullanarak aramışlardır. Zamanla gıdalara kattıkları ile koruma yollarını bularak bilime önemli katkılar sağlamışlardır. Bu yolla hastalıkların tedavisinde önemli başarılara imza atılırken bilinçsiz ve uzman olmayan hekim dışı uygulamalarda ise önemli yan etkiler ve bazı durumlarda bu yolla hastalıklara davetiye çıkarttıkları da bilinen gerçeklerdendir…
 

Yazarın Diğer Bazı Yazıları

Yorum Yap

Yorumlar

Bazı Haberler

Topuk kanı reddi sebebi ile Anayasa Mahkemesine başvuru örneği

Topuk kanı reddi sebebi ile Anayasa Mahkemesine başvuru örneği

Sizinde bebeğinizden topuk kanı örneği istenmiş, vermediğiniz için zulme mâruz kalmış ve diğer hukuk yollarını tüketmişseniz aşağıdaki formu kendi gelişmeleriniz çerçevesinde doldurup kendiniz veya avukatınız aracılığı ile Anayasa Mahkemesine müracaat edebilirsiniz.

Selam ver mutlu ol

Selam ver mutlu ol

Selamlaşmak, teşekkür etmek mutluluğu artıyor: Türkiye'de en çok hangi bölgeler yabancılarla konuşuyor? Rasülullah (a.s.v.) Hz. Enes’e (r.a.) şöyle buyurmuştur: “-Ey Enes! Ümmetimden rastladığın kimselere selam ver ki ömrün uzasın. Evine girdiğinde selam ver ki hayrın ve bereketin çok olsun.”

Edremit Aile Mahkemesi'ne Suç Duyurusu: Topuk Kanı zorbalığına tepki

Edremit Aile Mahkemesi'ne Suç Duyurusu: Topuk Kanı zorbalığına tepki

DSÖ'nün emir ve direktiflerine vahiy gibi sarılan Sağlık Bakanlığı hâmilelere şeker yüklemesi ve bebeklere topuk kanı zülmüne devam ediyor. Sezaryan zulmünü bitirmek için gayret etmeyen Sağlık ve Aile Bakanlıkları topuk kanı söz konusu olunca milleti tehditten geri durmuyor. Bebeklerinden zorla topu alınmasına itiraz eden Özdemir ailesi, Edremit 1. Aile Mahkemesinin aleyhlerine verdiği tedbir kararını Bursa Bölge Adliye Mahkemesine taşımıştı. Şimdi de aile adına açıklama yaptı.